SDE Akademi & YTB paydaşlığında, bu yıl ikincisi düzenlenen, Uluslararası Diplomasi Okulunun 31 ülkeden 60 katılımcısıyla buluşan; Libya Ankara Büyükelçisi Mustafa El-Gelaib, Libya-Türkiye ilişkilerini değerlendirdi:

“Türkiye Libya ilişkileri son derce güçlüdür. İkili ilişkiler asırlara dayanan köklü tarihi ilişkilerdir. 5 asrı aşkın bir zamana dayanır. İkili ilişkilerin ne kadar önemli olduğu kriz zamanlarında tabi daha çok ortaya çıkıyor. Türkiye birçok kez Libya’nın yanında yer almıştır. 1911 yılına kadar Libya, özellikle Kuzey Afrika sahilleri Osmanlı hâkimiyeti altındaydı ve biz Osmanlı Devleti’ni her zaman bir koruma kalkanı olarak gördük. Türkiye’nin son zamanlardaki Libya’ya desteği de yine aynı şekilde.”

Osmanlı hakimiyeti ile sömürgeciliğin yan yana getirilerek bir algı oluşturulmaya çalışıldığına dikkat çekti:

“Birçok bölgede Osmanlı Devleti’nin hakimiyeti sömürgecilik olarak adlandırılmasına rağmen Libya’da asla bu şekilde olmadı. Aslında bu bir algı operasyonuydu. Halkların zihinlerindeki Osmanlı’yı sömürgecilikle ilişkilendirmek son derece yanlıştı. Çünkü Osmanlı hakimiyetiyle Fransa’nın sömürgeciliğini karşılaştırdığınız zaman çok ciddi bir fark olduğunu yakından görebildi halklar. Libya halkı asla böyle düşünmedi ve bunun stratejik, siyasi ve tarihi açıdan ne kadar önemli olduğunu Libya halkı görebildi. Bu yüzden Libyalılar Fransa’yı, Avrupa’yı değil, her zaman Türkiye’yi tercih ettiğini görürsünüz. Libya’da iktidar ne kadar değişirse değişsin bu iyi ilişkiler her zaman korunmuştur.”

Büyükelçi El-Gelaib, uluslararası kamuoyunda Libya’nın artık terörizmle, çatışmalarla anılmasını istemediklerini de belirtti.

“Libya’nın terörle, çatışmalarla anılmasını istemiyoruz. Aslında Libya, terörizmin kaçakçılığın kurbanıdır… Libya halkı uyumlu bir toplumdur. Stratejik olarak iyi bir konumdadır Libya. Asya’ya Avrupa’ya açılan bir kapıdır. Yeraltı, yer üstü zenginlikleri vardır. Birçok zenginliğimiz var. Ama bu tür siyasi sorunlarla karşı karşıya kalıyoruz ve uluslararası devletlerle çatışmalar yaşıyoruz. Libya’da halkımız teröre karşı savaşıyor. Libyalılar her yerde DEAŞ’a karşı mücadele etmiştir. Bunlar Libya’ya ithal edilmiş bir problemdir. DEAŞ yabancı teröristlerden oluşuyor Libyalılardan değil.”